Ak Parti ile CHP arasında bir koalisyon kurulması bu ülkede atılacak en zor adımlardan biridir.
Bu koalisyonu zorlaştıran en önemli şey
iki partinin
bu ülkede sadece siyasal alanda değil
başta
inanç sorunu olmak üzere
toplumsal alanda yaşama ait ne varsa
hepsine
farklı pencerelerden bakan iki ana akımdan doğmuş olmalarıdır.
******************
Bu iki ana akımın demokrasi ile sıkıntılı bir ilişkilerinin olduğu açıktır.
Siyasal islamcı damardan evrilip değişerek ilerlemeye çalışan Ak Partinin zaman zaman "kökten dinci" bir eğilim sergilemesi
CHP'nin temsil ettiği toplum kesimlerinin tüylerini diken diken ederken Cumhuriyeti ve ulus devleti kuran CHP'nin
darbeciliğe varan
tekçi ve vesayetçi düzen anlayışı da
Ak Partinin temsil ettiği toplum kesimleri ile birlikte bazı etnik yapıları irrite etmektedir.
Bu iki parti
demokrasi konusunda kafalarda oluşan
bu kuşkulu ve sancılı sürece son verip
tekçi,
vesayetçi
ya da laiklik karşıtı “fundemantalist” rejim kaygılarını aşarak
demokrasi üzerinde buluşabilirlerse
bu ülkenin siyasal yaşamında
fazla sorun kalmaz.
*****************
Bu ülkenin
siyasal alanda temel ihtiyacı olan
muhafazakar demokrat bir siyasal akımla
onu dengeleyen
güçlü bir sosyal demokrat akıma olan ihtiyaç
Ak Parti ve CHP üzerinden temsil edilmeye başladığında
siyasal merkezle birlikte
yaşamın bütünü rahatlayacaktır.
Bu ülkeye yaraşır bir anayasanın oluşumu da,
ülke dar boğaza sürüklendiğinde siyasal bir dayanışma sergilemenin yolu da buradan geçmektedir.
Eğer iki parti
bu koalisyon görüşmelerinde
yukarıda anlatmaya çalıştığımız ölçüler içinde
yaşamın ve siyasatin bir çok noktasında farklı
ama
demokrasi konusunda ortak konum alabilirlerse
koalisyon oluşmasa bile
yapılacak bir seçimde
toplumun
siyaseti uç noktalardan arındırıp
sağlıklı bir merkez oluşturmasının
önünü açarlar:
Bu durum kurulacak bir koalisyondan milyon kat daha önemlidir.